7.1.16

Kocan Kadar Konuş: Diriliş :: Yer Elması'nın Düğünü



Şebnem Burcuoğlu’nun romanından uyarlanan serinin ilk filminde yıllar sonra yeniden bir araya gelen ve aşklarını tazeleyen okul arkadaşları  Efsun (Ezgi Mola) ile Sinan'ın (Murat Yıldırım) yarıda kalan evlilik sürecini tamamlamak üzre buyurunuz ikinci filmimize..

Nadirattan olanlar hariç- hangi genç bünye, adına evlilik denen, doğruluk, mutluluk ve insanlık katili (evet.. ağır ama gerçek!) o müesseseden kaçabilmiş ki filmimizin kahramanı Efsun hanım kızımız kaçabilsin?.
Gayrı onun da sırası gelmiştir; geçmiş olsun-dur..

Zamanı geldiğinde devreye sokacağı birincil hedefi, işe yarar bir herif bulup da en kısa zamanda evlenmek olan Türk kızı şablonundan epey uzak görünen Efsun'un üzerinde 'sistematik' bir biçimde uygulanan ailevi ve çevresel baskıyla direncinin tamamen kırıldığını ve de giderek, handiyse bildiğimiz 'kezban'a dönüştüğünü serinin ilk filminde ibretle seyreylemiştik..

Yıllar boyunca nice emekle oluşturduğu entelektüel zırhı bir kağıt gibi yırtılan ve müesses nizama boyun eğmek zorunda kalan Efsun'un artık tek hedefi, pek sevdiği yakışıklı yavuklusu Sinan'la evlenerek -kendini çok rahatsız hissettiği- şu mevcut, 'ailenin ve toplumun ilgi odağında olmak' durumundan bir an önce kurtulmaktır..


Elbette bu 'kurtuluş' hiç de öyle kolay gerçekleşmeyecek; her aile, kendi çocuğunu pek kıymetli gördüğünden, kolayca elden çıkarmaya yanaşmayacak, haliyle de işlerin -mümkün olduğu kadar- zorlaştırılması elzem olacaktır..
Bu bölümde ortaya çıkan ve Efsun'a 'Yer Elması' adını takan Sinan’ın babaannesi Cavide Hanım (Hümeyra), bu engellerden biri ve de en önemlisi olup, çoktan yola düzülmüş evlilik kervanının yolunu, sadece birazcık uzatabilecektir..


Öte yandan, gerçekte bu olup bitenler, birbirinden oldukça farklı bir hayatın içinde oluşup gelişmiş -ama içten içe birbirlerini kabullenmiş- iki ailenin 'sidik yarışı'ndan ibarettir; bu kavgada, çoktan 'tohuma kaçmış' çocukların pek de öyle kıymeti harbiyesi falan yoktur..

Sonuçta bunlar, hem gerçek hayatta yaşadığımız, hem de sinemada, tiyatroda binlerce kere -hemen hemen hepsi komedi türünde ve abartılarak- işlenmiş, gerçek vaziyetler..


Kocan Kadar Konuş serisinin diğerlerinden en önemli farkı; bu 'abartma' işinde oldukça temkinli ve dengeli davranarak, 'gerçek'lerden pek taviz vermemesi, türün bir gereği olarak devreye sokulan -hem de en çılgınından- abartıların da, tamamen 'hayali' sahnelere yedirilmesi..


Kocan Kadar Konuş: Diriliş ('Diriliş' lafı da pek saçma olmuş ya neyse!),  'sağlam' esprilerle süslü, iyi kurgulanmış 'doğal' diyaloglarla güçlendirilmiş bir senaryo; ustalığı tartışılmaz bir yönetim ve başarılı oyunculuklarla, ilk filmin kalitesinden hiç de uzak değil aslında..
Sanırım tek fark; karakterlere, atmosfere, esprilere, yani seriye olan aşinalıkla birlikte, yeni olmanın o güçlü etkisinin azalmasından ibaret..
Ha bir de, Efsun'un 'muhalif' tarafının iyice törpülenmesi ve evlilik kurumuna tamamen teslim olması da bir diğer olumsuz faktör..


Filmin olmazsa olmazı Ezgi Mola'nın her türlü övgüyü sonuna kadar hak eden oyunculuğuna değinmeden bu yazıyı bitirirsem eğer, sinema tanrısının beni çarpacağından korkarım..
Özellikle, oyuncu ile seyirci arasındaki o 'hayali perde'yi aralayıp da gözümüzün içine bakarak konuştuğu ya da jest ve mimiklerle iletişime geçtiği sahnelerdeki performansı inanılmaz..


Ezgi Mola'nın partneri Murat Yıldırım, iddiasız ama kusursuz ve dengeli oyunculuğunu aynen devam ettirirken; Efsun'un 'gay' arkadaşını canlandıran Enis Arıkan ise yine dinamik ve komik..

Efsun’un 'hayali' sohbet arkadaşı yazar ile -kendisinden pek hoşlanmadığım- 'palyaço' kılıklı kapıcıya ayrılan sürelerin kısa tutulmasını olumlu bulurken; yönetmen Kıvanç Baruönü'nün kanıtlanmış ustalığını bir daha zikreder, kaliteli bir komedi izlemek isteyenlere bu filmi gönül rahatlığıyla öneririm..




Kocan Kadar Konuş: Diriliş

Senarist ve Yönetmen: Kıvanç Baruönü
Kitap: Şebnem Burcuoğlu
Oyuncular: Ezgi Mola, Murat Yıldırım, Nevra Serezli, Hümeyra, Enis Arıkan, Gülenay Kalkan, İsmail İncekara, Muhammet Uzuner
Yapım: 2015, Türkiye, 109'

3 / 5