25.7.15

Magic Mike XXL



Magic Mike XXL, 2012 yılının dünya çapındaki hiti “Magic Mike”ın yıldızları Channing Tatum, Matt Bomer, Joe Manganiello, Kevin Nash, Adam Rodriguez ve Gabriel Iglesias’ı yeniden bir araya getiriyor.

Mike’ın formunun zirvesindeyken striptizcilik hayatını noktalamasından üç yıl sonra başlayan “Magic Mike XXL” diğer Tampa Kralları’nı da havlu atmaya hazır halde bulur.
Ama krallarımız bunu kendi yöntemleriyle yapmak istemektedir: Myrtle Beach’te efsanevi baş striptizci Magic Mike’la birlikte spot ışıklarını paylaşacakları son bir destansı performansla akıllara kazınacaklardır.

Son gösterileri için yola çıkan, eski dostlukları tazelemek ve yenilerini edinme üzere Jacksonville ve Savannah’da mola veren Mike ve arkadaşları yeni bazı hareketler öğrenirler ve şaşırtıcı bir şekilde geçmişi gerilerinde bırakırlar.

Filmin mmknmrtb notu ::

Magic Mike XXL, tutkuyla yaptıkları erotik özellikli dans gösterileriyle yaşantılarını özdeşleştirmiş, onunla yaşamayı hem hayat biçimi, hem de geçim şekli haline getirmiş bir grup eski arkadaşın bir araya gelip yeni maceralara araba sürdüğü oldukça komik ve neşeli, aşırı seksi ve de yoğun testosteron kokulu bir film..

Her ne kadar eğlencesi yerinde olsa da, senaryonun nispeten basitliği, gereksizce uzatılmış sekansların varlığı ve ilk film Magic Mike (2012)'ın yönetmeni olan Steven Soderbergh'in ustaca dokunuşlarından uzak oluşu da yapımın olumsuz tarafı..

Öncelikle kadınlara hitap eden, onlarda bir takım hoş duygular yaratacağı kuşkusuz olan bu filmin, doğada kendilerine maalesef nadiren rastlanan -bencileyin- kadın ruhundan anlayan erkekleri de ilgilendireceği kesin..

  3 / 5








Yepyeni rollerle ilk filmin oyuncu kadrosuna katılan isimler şöyle: Amber Heard (“The Rum Diary”), Donald Glover (“Community”), Stephen ‘tWitch’ Boss (“Step Up Revolution”), Michael Strahan (“Live with Kelly and Michael”), Andie MacDowell (“Footloose”), Elizabeth Banks (“The Hunger Games” filmleri) ve Jada Pinkett Smith (“Gotham”).

“Magic Mike XXL”i Steven Soderbergh’le uzun soluklu işbirliği süresince aralarında “Magic Mike”ın da bulunduğu birçok filmin yapımcılığını gerçekleştiren Emmy ödüllü Gregory Jacobs (“Behind the Candelabra”) yönetti.
Filmin yapımcılığını Nick Wechsler, Gregory Jacobs, Channing Tatum ve Reid Carolin, yönetici yapımcılığını ise ilk filmin yönetmeni Steven Soderbergh gerçekleştirdi.
Senaryosunu Reid Carolin’in kaleme aldığı “Magic Mike XXL”in yapım tasarımı Howard Cummings, kostüm tasarımı ise Christopher Peterson’ın imzasını taşıyor.
Bir  Warner Bros. Pictures yapımı olan “Magic Mike XXL”in dağıtımını bir Warner Bros. Entertainment kuruluşu olan Warner Bros. Pictures gerçekleştirecek.


YAPIM BİLGİLERİ

Gösterinin Tekrarına Kimler Hazır?

Büyük hit “Magic Mike”ta dünya çapında izleyicileri büyüleyen adamlarımız geri döndü.
Bu kez, ateşi daha da körükleyip yollara düşüyorlar: Aydınlatıcı yeni bir hikaye, geleceğe taze bir bakış açısı ve beyaz perdede bugüne dek görülmüş en ateşli ve heyecan verici dans hareketlerinden büyük ve daha cesur bir demet.

Daha farklı bir yaşam tarzı için striptiz dünyasını terk etmesinden üç yıl sonra, Mike Lane yağmurdan kaçarken doluya tutulmuş olduğunu fark eder.
Kurduğu iş pek kazançlı, doğru kız olduğunu sandığı kız da… öyle değildir.
Fakat bundan fazlası da vardır. Filmde bir kez daha başrolü ve yapımcılığı üstlenen Channing Tatum, “Hayati bir şeyin eksik olduğu hissine kesinlikle kapılıyorsunuz. Dans ederken eskiden olduğu gibi ‘heyecanlı’ değil” diyor.

Mike için konu hiçbir zaman para değildi. Ya da kadınlar ya da partiler ya da şöhret. Bu onun tutkusuydu.
Peki, ardında bıraktığı ekip mi? Onlar o güne dek sahip olduğu en iyi dostlardı.

Tatum yeni hikayeyi şöyle tanımlıyor: “İlk film Mike’ın daha çok onun bu hayatı reddetmesini konu alıyordu çünkü Mike bu mesleğin onu yapabileceği diğer şeylerden alıkoyduğundan korkuyordu. Ama şimdi mesleği bırakmışken ve aradan biraz zaman geçmişken, striptiz işinin en iyi, en havalı ve en eğlenceli yanlarını hatırlıyor; en çok da kendisiyle birlikte o çılgın macerayı paylaşan arkadaşlarını. Belki işi de, arkadaşları da mükemmel değildi ama o adamları seviyordu ve birlikte çok güzel vakit geçiriyorlardı. Mike ilk filmin kapanış sahnesinden bu yana çok çalışmış ve şimdi onu kısmen de olsa o eski büyüsüne ihtiyaç duyarken görüyoruz. Kendi adına bir şeylerin heyecan kazanması için o çılgın yaşama ihtiyacı var.”

Oraya gidip biraz eğlenme, en iyi yaptığı şeyi yapma zamanı gelmiştir. Dolayısıyla, eski Tampa Kralları Myrtle Beach’teki bir striptiz kongresi –kulağa geldiği kadar akıl almaz bir organizasyon– için yola çıkmışken onu aradıklarında Magic Mike karşı koyamaz. Bu işe vardır.

“Magic Mike XXL”in yönetmeni Gregory Jacobs şu sözleriyle dünyanın dört bir yanındaki sinemaseverlerin duygusuna tercüman oluyor: “Bu adamlara ne olduğunu bilmek istedim. Bu karakterleri seviyorum. Onların hikayelerini takip edebilme olasılığı gerçekten ilgimi çekti. Ayrıca, Mike’ın işini ve beraberinde dostlarını yeniden sahiplenmesi, onları özlediğini ve onların da kendisini özlediğini fark etmesi bana çok cazip geldi. Grubu yeniden toplayıp bir yolculuk filmi yapmanın harika olacağını hissettim.”

Tamamen kurgu olsa da, Mike’ın dünyasındaki bazı öğeler ve atmosfer gençliğinde dansçılık yapmış olan Tatum’un kendi deneyimlerinden esintiler taşıyordu ve tüm bunlar tek bir hikayeye sığdırılamazdı. Devam filminde Nick Wechsler, Jacobs ve Tatum’la birlikte yeniden yapımcılık üstlenen senarist Reid Carolin, “Channing’in ilk filme kattığı şeylerden biri, geçmişte bir striptiz kongresine gidişiydi” diyor ve ekliyor: “Buna ilk filmde yer vermeyi denedik ama öylesine büyük bir set gerektiriyordu ki başlı başına bir hikaye olmayı hak ediyordu.”

Karakterlerimiz gösterilerini yola taşımaktan ne kadar mutlularsa, onları canlandıran oyuncular da o ölçüde mutlulardı.
Big Dick Richie (BDR) rolünü bir kez daha üstlenen Joe Manganiello’ya göre, “Sıkıcı tek bir ânımız bile geçmedi.”
Onunla birlikte Matt Bomer de mükemmel görünümlü Ken rolüne, Adam Rodriguez Latin sansasyonu Tito rolüne, Kevin Nash çılgın adam Tarzan rolüne, Gabriel Iglesias ise pervasız sunucu Tobias rolüne geri döndüler.
“İlk filmde rollerimize büründüğümüzde, hiçbirimiz aramızda böyle bir kimya olacağını tahmin bile edemezdi ama kısa sürede bu kimyayı yakaladık. Bu grubun bir araya gelişinde bir tür ilahi takdir vardı. Bir şekilde işe yaradı. Greg’in muazzam bir yüreği var. Bence bu hassasiyeti senaryoya yansıdı. Senaryo, özünde, bu kankaların birbirlerinin en iyi yanlarını ortaya çıkarması ve beraberce güzel zaman geçirmelerine odaklanıyor.”

Daha ilk filmin hayata geçmesinden çok önce bile bu fikirlerden bazılarını bulmuş olan, uzun süredir birlikte yapımcılık gerçekleştiren Tatum ve Carolin de aynı görüşteler.
“Greg işine mükemmel odaklandı ama bir yandan da daha en başından itibaren yaratıcı ortaklar olarak bize karşı çok açık oldu” diyen Tatum, şöyle devam ediyor: “Fikirlerle oynamak ve tüm filmi bir araya getirmek sayısız saatler gerektirdi. Greg bu hikayeyi başarılı kılan şeyin kahramanlarımız olduğunu çok iyi anladı. Biz bu karakterleri yaratmış ama aslında kişiliklerinin sadece yüzeyini kazımıştık.”

Bunun sonucu olarak, “Magic Mike XXL” sıkı grup dinamiğini gösterirken, kahramanların bireysel özelliklerini ve yeteneklerini daha derinlemesine işliyor.
Film oyuncu kadrosuna komedi zamanlamalarını gösterme fırsatı sunuyor.
Hikaye onları Tampa’daki patırtılı gürültülü kavuşmadan alıp, o büyük organizasyona giderken Savannah’da çok komik ve engebeli ama bir o kadar da ödüllendirici bir yolculuğa çıkarıyor.

Jacobs bu konuda şunları söylüyor: “Bu, Mike’ın yolculuğu olmakla birlikte aslında hepsi için bir yolculuk. Her birinin ince ayarını yapıp hikayeye oturtmak için çok zaman harcadık çünkü karakterlerin iyi geliştirilmiş olması, her karakterin sivrilip ışıldayacağı bir anın olması hepimiz için önemliydi.”

Filmde ilk beyaz perde şarkıcılığını da gerçekleştiren Bomer, “Herkes XXL harflerini ciddiye aldı” diyor ve ekliyor: “Performanslarımıza varımızı yoğumuzu koyduk çünkü bu film, ağırlıklı olarak, kahramanlarımızın paylaşmak istedikleri son bir serüvenin toplamı. Ortalığı yıkıp geçerek emekli olmak istiyorlar ki, sonrasında her ne olursa olsun, ‘Bu sayfayı zirvedeyken kapadık’ diyebilsinler.’”

Yapımcılar beklenmedik zorluklar ve yönelimler gerektiren yeni karakterlerle çıtayı daha da yükselttiler: Amber Heard, Mike’ın dikkatini çeken ele avuca sığmaz fotoğrafçı Zoe; Andie MacDowell, BDR’ın bulma umudunu çoktan yitirdiği bir şey sunabilecek havai Güneyli güzel Nancy; Elizabeth Banks kahramanlarımızın kongrede yer bulmalarına izin vermesi için ikna edilmesi gereken Paris; Jada Pinkett Smith ise Mike’ın geçmişinden bir kadın olan Roma rolünü üstlendi.

Roma artık türünün tek örneği olan egzotik bir eğlence sarayının yöneticisidir.
Bu yer kahramanlarımızı en hafif tabiriyle ilham verici bir olasılıklar girdabına götürür ve performanslarına taze bir soluk getirir.
Daha önce hiç striptiz kulübüne gitmemiş olan Pinkett Smith şöyle diyor: “O ortamdaki başka kadınlarla olmanın ne heyecan verici olduğuna ve bu yakışıklı erkeklerden ne kadar keyif aldıklarına ve içimizdeki ilkel dürtüyü gerçekten keşfettiklerine tanık olduğumda hakiki anlamda öğretici bir deneyim yaşadım.”

“Roma’nın kulübü bildikleri her şeyden öylesine farklı ki buradan çıkarken hepsinin sunacak benzersiz bir şeyi olduğunu fark ediyorlar” diyor Adam Rodriguez.

Roma’nın geniş kadrosu şarkıcılık yeteneğine sahip yakışıklı Andre (Donald Glover); NFL Süper Kupa Şampiyonluğu’ndan eğlence sektörüne geçmiş olan, gösterisini atletizmle zenginleştiren Augustus (Michael Strahan); ve dans fenomeni Malik’ten oluşmaktadır.
Malik solo dansta virtüözlüğünü sergiledikten sonra Mike’ın hayranlık uyandıran performansına dahil olarak gösteriyi bambaşka bir düzeye taşır.
“Hikaye önceki filmin üç yıl sonrasında başladığı için geri dönmek mümkün değil” diyor tWitch ve ekliyor:  Aynı yerde sayamazsınız. Daha fazlasını, daha iyisini yapmalısınız. Filmdeki her bir aktör bunu gerçekleştirmeye baş koydu ve elinden geleni yaptı.”

Yapımcı Wechsler ise şunu söylüyor: “Bir devam filmi olduğu halde, ‘Magic Mike XXL’ tek başına bir yol filmi ve dans deneyimi olarak öne çıkıyor. Bunlar bence izleyicileri her dönemeçte şaşırtacak ve eğlendirecek.”

Yapımcılar bir yandan “Magic Mike”ta izleyicilerin bayıldığı şeyleri korurken, bir yandan da gösterileri ciddi ölçüde yukarı taşımaları gerektiğini bildikleri için yeniden baş koreograf Alison Faulk’a başvurdular. Ekibe dönen bir diğer isimler ise yapım tasarımcısı Howard Cummings ve kostüm tasarımcısı Christopher Peterson’dı.
Üçlü gerek arka planı gerek gardırobu üç yıl sonrasına göre düzenleyip daha üst düzeye taşırken, kahramanlarımızın kim olduklarını ve nereden geldiklerini unutmadı.

İlk filmin yönetmeni ve “Magic Mike XXL”in yönetici yapımcısı Steven Soderbergh bir kez daha görüntü yönetimi ve kurgu görevlerini üstlendi.

Doğallık ve gerçek ışık kullanımını tercih eden Jacobs şunları söylüyor: “İlk filmde yerleşmiş bir palet olduğu için, ondan çok fazla uzaklaşmak istemedim ama bir yandan da farklı bir his vermek ve görsel bir karışım yaratmak istedim. Her şeyden önce, kamera daha hareketli, dolayısıyla tarzda bir evrim söz konusu, özellikle de kongrede.”

Setteki arkadaşlık o kadar ileri düzeydeydi ki o günkü işleri bitmiş olan oyuncular rol arkadaşlarını gösterileri sırasında izlemek ve desteklemek için ilerleyen saatlere kadar sette kaldılar.
Wechsler, “Yaz kampına gelip tüm eski arkadaşlarınızı yeniden görmek gibiydi; bunu herkes istedi” diyor ve ekliyor: “Hikayeyi ilgi çekici buldular ve ekibe katılmalarından itibaren aralarındaki bağ ellerinden gelen en iyi dansçı olmak için çok çalışmalarını sağladı. Birbirlerini gerçekten seviyorlar.”

Tüm bu doğal enerji, yakınlık ve heyecanı beyaz perdeye yansıtan Jacobs’a göre, “Bu gerçekten de mobil bir soyunma odası gibiydi.”

Tekrar Hoşgeldin, Birader  

Çekimler Savannah-Georgia’da başladıktan sonra, Savannah’nın içinde ve çevresinde, Tybee Adası-Georgia’da ve Güney Carolina’daki Myrtle Beach’te devam etti.
Ana prodüksiyon 30 gün sürdü. Ama hazırlıklara aylar öncesinden başlandı.
 Başrol oyuncuları dayanıklılıklarını, güçlerini, zamanlamalarını ve dans hareketlerini geliştirmek için çalıştılar ve zaten kaslı olan vücutlarını muhtemelen hayatlarının en formda hâline getirdiler.
Dans şovlarının yalnızca orijinal değil, seksi ve nefes kesici yoğunlukta olması da hayati önem taşıyordu.
Şovlar, ayrıca, hikayeye ve karakterlere de uygun olmalıydı.
Jacobs bunu doğruluyor: “Dansların tematik olarak kahramanlarımızdan her biriyle ilişkilendirilmesini ve bir karakter değişimini yansıtarak en sonda büyük bir kazanım getirmesini istedik; hiçbir şeyle bağlantılı olmayan gösterişli anlar yaşatmaları yeterli olamazdı.”

Alison Faulk ve yardımcı koreograf Teresa Espinosa yönetmenden, Tatum, Carolin ve oyunculardan, ayrıca müzik koordinatöründen gelen fikirleri her sekansta ritim ritim, her oyuncunun rolüne ve yeteneklerine uygun şekilde hayata geçirdi.
“Doğrusu, Channing en inanılmaz fikirlerle geldi; öylesine içgüdüsel ki ondan pek çok şey aldık” diyen Faulk, bunu şöyle örneklendiriyor: “Adam maçoluk öğesini kullanıyor ve çok atletik; dolayısıyla, ona bazı hip-hop hareketleri tasarladık; bunlar yerden tüm bedeni yukarı kaldırma figürleri olduğu için çok fazla karın kası gücü gerektiriyordu. Kevin’ın öne çıkan özelliği teatral yönü. Bunu da kullanırken bacak hareketlerine de yer vermeyi uygun bulduk. Kendisinin kas çizgileri kasıklarına kadar çıktığı için, kostüm tasarımcımız Chris ona bir pelerin ve gerçekten kısacık şortlar giydirdi.”

Faulk’un yazılı talimatları çoğunlukla son derece spesifikti. Ama gülerek bunun her zaman geçerli olmadığını aktarıyor: “Reid bazen dansın içinde nelerin yer aldığının bir tasvirini yazıyordu: Örneğin, Joe’nun mini marketteki sahnesi için şöyle yazmıştı: ‘Daha sonra, kendi üzerine su döker ve tişörtünü yırtıp atar.’ Fakat Channing’in büyük numarası için daha çok şöyle bir tanım vardı: ‘Ve sonra, sinema tarihinin en delice dans rutini gerçekleşir.’”

Carolin buna şöyle yanıt veriyor: “Ana hatların üzerinden hep beraber geçiyorduk. Ardından, dans stüdyosuna gittiğimizde, gördüğümüz şeyin yüzde 90’ı olmasını umduğumuz fantezinin tıpatıp aynısı oluyordu. Geriye kalan yüzde 10 gidilecek bir başka yola ilişkin olasılıklar sunuyordu. Bu sayede sahneyi yeniden şekillendirmek için fikir ediniyordum. İşbirlikçi bir süreçti çünkü bu dans rutinleri hikayenin çok önemli birer parçasıydı.”

Tatum sadece kendilerininki değil diğer oyuncuların da en güçlü dans performanslarını şekillendirmede Faulk ve Jacobs’la birlikte çalışarak uzmanlığını sundu; eğer Tatum ve koreograf uzun zamandır işbirliği içinde olmasalar bu süreç çok sıkıntılı olurdu.
“Doğru dans hareketlerini bulmak için bir odada saatler geçirdik” diyor Tatum ve ekliyor: “Birbirimize, ‘Kalçanı buraya değil, biraz daha o tarafa koy’ gibi şeyler söylüyorduk. Çok komikti.”

Oyuncuların kararlılıkları baştan sona barizdi. Tatum’un açılış performansında, Mike, mobilya yaptığı garajda radyoda çalan Ginuwine’ın “Pony” şarkısı eşliğinde serbest stil solo dansını sergiliyor. Magic Mike’ken kendisinin imza şarkısı olan bu melodi dansçının bedenini harekete geçirmeyi hâlâ başarıyor.
Mike görünüşe göre, sırf zevk için tek başına dans ederken bile, matkap ve zımparayı ustalıkla kullanıyor, marangoz tezgahları arasında kayıyor ve müzik eşliğinde sandalyeleri döndürüyor.
Bu hareketler belki de ona dansın hâlâ kimliğinin bir parçası olduğunu hatırlatıyor.
Gerçi bu konuda tereddüde pek yer yok. “Channing’in performansı inanılmaz” diyor Jacobs ve ekliyor: “Hareket etmeye başladığında gözlerinizi ondan almanız imkansız. Ve daha ilk dansta, o şarkıyı duyduğunda ve yolculuk daveti aldığında karşı koyamadığı şekilde bu dans arzusu kendini gösteriyor.”

Bunun ardından, kahramanlarımız Jacksonville’deki hayal ürünü Mad Mary’nin Yeri’nde gerçek bir travesti dansçı olan Vicky Vox’un Bayan Tori Snatch olarak performans sunduğu bir travesti gecesine giderek serüvenlerini resmi olarak başlatıyorlar.
Söz konusu gece bir şov dalgasını andıran, herkesi sahneye sürükleyen, şaşalı bir dans atışması gibidir: Tobias platform topuklar, fırfırlı kollar ve Carmen Miranda’yı gururlandıracak bir meyve sepeti şapkayla sahneye çıkar.
 “Anlaşma şu şekilde: Kazanana bir miktar para verecekler ki Tobias teşvik olsun” diye aktaran komedyen Gabriel Iglesias, şöyle devam ediyor: “İlk filmden sonra onlara, ‘Hey, bu kez ne yapmamı istiyorsanız, söyleyin yeter… yeter ki bir incir yaprağım falan olsun’ dedim. Bazı şeyleri sır olarak saklamamız gerekiyor.”

Yapım tasarımcısı Howard Cummings mevcut bir striptiz kulübü kullandı. Ancak mekanın sahibi yoğun saatlerde kulübünü kapatmak istemediği için, burayı gündüz saatlerinde provalar için Mad Mary’nin Yeri’ne çevirdiler, akşamları ise mekanı müdavimlerine bıraktılar.

Şenlikler, ağırlıklı olarak araba farları tarafından aydınlatılan kumsala taşındığında, Mike, Amber Heard’ın canlandırdığı Zoe’yla tanışmak için çeşitli fırsatlarından ilkini elde eder.
 Fark ettirmeden fotoğraf çekmeye meraklı ilginç bir genç kadın olan Zoe, Mike’ın daha yakından tanımak istediği biridir ama şu an için kız ona sadece bir gülücük ve üzerinde düşünülecek bir şey verir.
Heard, aralarındaki ‘sürekli tahmin etmeye çalış’ oyunu için, “Bu ikilinin etkileşme şeklinin hoşuma giden yanı ‘oğlan kızla tanışır’, ‘oğlan kızın peşine düşer’ gibi geleneksel bir yol izlememeleri” diyor ve ekliyor: “Konu bu değil. Birbirlerine çekim duydukları halde ilk buluşmada mümkün olmayan bir şey söylemek istedikleri hissine kapılıyoruz.”

Gece, ayrıca, Mike ile genelde tasasız biri olan Ken arasında parlamaya dönüşen bir sürtüşmeye de sahne olur.
Bunun üzerine, Kevin Nash doğaçlama bir şaka yapar: “Nedir şu güzellerden çektiğimiz!”
Aktör zahmetsizce yaptığı çok sayıda bu tür espriyle arkadaşlarını eğlendirdi.
“Onun yanında durmaya dayanamıyordum çünkü kafasından böyle bir şey uydurup beni güldürüyordu” diyor Bomer ve ekliyor: “Tarzan karakterinin Kevin’ın esprileri ve cüssesiyle bileşimi hepimizi kırdı geçirdi.”

Oyuncular doğaçlamaya elverişli bir ortam yaratan ve kendilerine ilk filmdeki karakterleri geliştirme fırsatı vererek bu kez onları biraz daha iyi tanımamızı sağlayan yönetmene övgüler yağdırıyorlar.
“Geriye dönüp baktığınızda grubun büyümesini görebiliyorsunuz” diyor Nash ve ekliyor: “Aynı zamanda, güvenli bölgemizde olduğumuzda, kampa geri dönmüş gibi oluyoruz ve herkes dostlarıyla olabildiğince çok parti yapmak istiyor.”

Fakat ne kadar değişmiş olsalar da, Mike bu değişikliklerin gösterilere yansımadığına dikkat çekiyor.
Gösterileri ne kadar iyi olsa da kendilerine yıllar önce eski menajerleri tarafından dayatılan koreografiler içeriyor.
Neden yeni bir şey yaratmasınlar ki? Bu onların kasıp kavuracak şovları olacaksa, neden risk alıp, adrenalin yüklenip kendi istedikleri gibi bir şey yapmasınlar?

İlk dalışı Big Dick Richie yapıyor. Onun dansı muhtemelen insanların benzin istasyonu ve mini marketler hakkındaki ve tabi cips ve su şişelerine ilişkin hislerini etkileyecektir.
Gelenekselden uzak sahneler ve anlık, organik bir his için kullanılan aksesuarlardan yararlanan Faulk, Joe Manganiello’nun çok sayıdaki yeteneklerini kullandı.
“Joe dopdolu biri” diyor Faulk ve ekliyor: “Ne yaparsa yapsın, hakkıyla yapıyor ve hızlı hareket ediyor. Güçlü, dayanıklı ve keskin. Vücuduyla çok güzel şekiller oluşturuyor. Kayma ve yuvarlanmada gerçekten iyi. Provalar sırasında bize gelip yunus dalışı üzerinde çalıştığını ve bunu gösterisine dahil etmek istediğini söyledi.”

Manganiello oyuncu sahnesine epeyce mizah da entegre etti.
Jacobs’ın sekansı kurgulayışı, BDR’ın dostlarının aksiyonu vitrinin dışından coşkuyla seyretmesi, BDR’ın ise içeride tek başına belki de dünyanın en şanslı tezgahtarı için tek kişilik bir şov yapması şeklindeydi.
Bu karar yönetmenin beklentisinin çok ötesinde kazanımlar getirdi. Jacobs bunu şöyle açıklıyor: “Adamlarımızın dışarıda ona tezahürat yapmasını istediğimi biliyordum ama BDR gösteriye başladığında onların tepkilerini göstermek üzere kamerayı üzerlerine çevirmemin ne kadar önemli olacağını bilmiyordum; ve o anın ne kadar canlı olacağını. Çünkü arkadaşları BDR’ı izlemekten hakikaten aşırı keyif aldılar.”

Domina: Olasılığı Yeniden Tanımlamak

Eğer aradıkları şey değişimse, Mike, Ken, BDR, Tito ve Tarzan doğru yolda ilerliyor demektir; yine de, Mike’ın Tampa öncesi uğrak yeri olan Domina’da mola vermekten geri kalmazlar ama burası onun hatırladığı şeklinden çok farklıdır.
Büyük giriş kapıları olan, klasik Yunan esintili Viktorya tarzı bir malikanede kurulmuş bu özel kulübün dışında sahibinin adı olan Roma’ya istinaden şık bir R harfi vardır.
İçerisi ise bambaşka bir dünyadır: Hem baş döndürücü hem seksi, hem şehvetli hem rafine.
Geniş tesis yan yana gibi duran ama aslında Savannah’nın birbirinden sekiz blok uzakta iki mahallesinde bulunan iki yapıdan oluşuyor: Biri içinde bir ailenin yaşadığı ve yapım ekibinin giriş katını ödünç aldığı bir bina; diğeri ise piyasada bulunan, yenileme ve peyzaj düzenlemesi gerektiren boş bir evdi.
Boş evin yanındaki Elizabeth on 37th isimli bir restoran ekibin bir duvarı delerek etkileyici bir kemerli giriş yaratmalarına olanak tanıdı. Burası Roma’nın misafirlerini karşılayıp içeri kadar eşlik ettiği geçitti. Yapının iç dekoru çeşit zenginliğine sahip ve şatafatlıydı: Desenli duvar kaplamaları, gösterişli örtüler, ışıltılı perdeler ve ilginç detaylar. Örneğin, danslardan birinde yer alan bir panter heykeli; ya da  yapının dışında, bir ağaç örtüsünün altında seksi ışık ve gölge oyunları.

“Burası Roma’nın dünyanın nasıl görünmesi gerektiğine ilişkin düşüncesinin bir yansıması; dişi ile erkil enerjilerin eşit bir oyun alanı; ve erkekler ile kadınların o enerjileri keşfedip keyfine varabilecekleri bir yer” diyor Pinkett Smith ve ekliyor: “O, seks satmıyor, güzelliği kutluyor. Burası kadınların kendi seçtikleri şekilde fantezilerinin tadını çıkarma fırsatı buldukları bir yer, başkalarının onlara olması gerektiğini söylediği şekilde değil. Karanlıkta olanı aydınlığa çıkarıyor. Kimse zarar görmüyor. Kimse sömürülmüyor. Yetişkinler olarak bir araya gelebilir, bu enerjiyle yıkanıp iyi zaman geçirebiliriz. Ben canlandırdığım karakteri ve yaptığı işi bunun üzerine oturttum.”

Roma’nın tavrı filmin ana temalarından birini içine alıyor. Tatum bunu şöyle açıklıyor: “Konu bu beş adamın erkek striptizci dünyasında pek çoğunun yaptığı şeyi yapmaması. ‘Magic Mike XXL’in ardında yatan fikir neyin ateşli, seksi ve eğlenceli olduğunu kendilerinin keşfetmesi; ve bunu çok büyük ölçüde kadınlara ne istediklerini sorarak yapıyorlar, onlara ne istemeleri gerektiğini söyleyerek değil. Roma’nın mekanının güzel yanı, benzersiz bir deneyim yaşatması amacıyla tasarlanmış olması. Bu geleneksel güney evinde oda oda geziyor ve ne bulacağınızı bilmiyorsunuz.”

Rolün evrimi düşünülecek olursa bu çok daha yerinde bir konseptti. Pinkett Smith bunu şöyle açıklıyor: “Menajerlerim beni ilk aradıklarında, ‘Bak dinle. Magic Mike XXL’de bir erkek için yazılmış bir rol var ama Greg ve Channing seninle bu konuda konuşmak istiyorlar.’ O ilk senaryoda, Roma erkekti. Ve tabi ilginç bir erkekti. Fakat gerek karakterde gördüğüm olasılık gerek Reid ve Greg’le böyle bir kulübün sahibi nasıl bir kadın olurdu sorusunu irdeleyebilme fırsatı hoşuma gitti. Bu, benim gerçekten ilgimi çekti.”

Jacobs ise, “Jada bir aydınlanmaydı. Karakteri biz ortaya attık ama onu Jada özel yaptı. Ve Roma çok güçlü, kadınsı ve zeki olduğu için, onun Mike ile arka hikayesine fazlasıyla inanıyorsunuz. Roma ikinci perdede hikayeye dahil olduğunda elektrik yayıyor” diyor.

Roma, ayrıca, partiye bombalarını getirir: Andre, Augustus ve Malik.
Geleneksel bir striptiz kulübü gösterisi yapmayan Andre, bağrı açık ceketiyle kendisini selamlayan hayranlarının bildiği romantik bir şarkıyla yürek yakar; ardından Roma’nın biraz özel ilgi için seçtiği şanslı kadın için oracıkta bestelediği bir şarkıyı söyler.
Glover canlandırdığı karakter için şunları söylüyor: “O, kendini şifacı olarak gören bir adam. Hanımlarla tanışıp, onlarla ‘iş pişirmek’ istemediğinden değil ama sanırım kendini gerçekten kadınlara hizmet ediyor olarak görüyor. Konu aslında seksten çok fantezi.”

Glover, Tatum’un kendisini bir radyoda serbest stil rap söylerken dinlemesinin ve “Magic Mike XXL”in casting yönetmeni Carmen Cuba’ya söz etmesinin ardından kadroya alındı.
Glover canlandırdığı karakterin utangaç bir kulüp müşterisine doğaçlama olarak söylediği şarkıyı kendi besteledi.
Andre de gizliden gizliye kendi şarkıcılık arzularını besleyen Ken’i motive eder.
Glover, “Andre onu en güçlü yeteneklerinden biri olan şarkıcılığı gösterisine dahil etmeye teşvik ediyor. Bu da filmin diğer temalarından biri: Hangi konuda iyi olduğunu ve gerçekten ortaya ne koymak istediğini anlamak” diyor.

Strahan’ın oyuncu seçimi de benzer bir spontanlık içeriyordu: Tatum’un “Magic Mike”ı tanıtmak için Strahan’ın ilk gün sunuculuğunu yaptığı ABC programı “Live with Kelly and Michael”da konuk olarak yer alışına geri dönüldü. Carolin, “Striptiz yapmaktan söz ederlerken, Michael fırsat verilse yapardım dedi.
Channing ikinci bir film yapılırsa ona rol vereceklerini söyledi ve Michael da kabul etti. Üç yıl sonra, sözünü tuttu. Yaptı. Ve korkusuzdu” diyor.

İlk kez bir sinema filminde rol alan Strahan ise şunları söylüyor: “Ne beklemem gerektiğini bilmiyordum. Aynaya baktığımda, artık kendimi tanımıyordum bile. Orada bir sürü seksi kadın vardı ama erkekler spot ışıklarını çalıyordu.”

Faulk ilk başta Augustus için daha düşük kalibreli bir cinsel masaj sekansı hayal etti ama Strahan’ın Ünlüler Geçidi’ndeki kayıtlarını izleyince, koreografisi aktörün olağanüstü fiziğini bütünüyle kullanacağı atletik bir şova dönüştü.
Spor dünyasından başarılı bir geçiş yapan diğer bir aktör olan Kevin Nash, “Kimse buraya yarı istekli gelmedi” diyor ve ekliyor: “Michael eğitim kampına hazır görünüyordu. Formdaydı ve varını yoğunu ortaya koydu. Masaya zıpladığı bir sahnede şöyle düşündüm: ‘Bu adam NFL’de hâlâ oynayabilir.’”

Yapımcılar daha başından itibaren tWitch için bir rol olduğunu biliyorlardı.
Bir kez daha, Tatum’un onun ekibe katılmasında parmağı vardı çünkü kendisinin hip-hop tekniğinin bir hayranıydı.
tWitch de ilk filmin bir hayranı olarak devam filmini ve belki de katkıda bulunma şansını sabırsızlıkla bekliyordu.
Bu konuda şunları söylüyor: “‘Magic Mike’ın kalbimde bir yeri vardı. İlgilenip ilgilenmediğimi sorduklarında, ‘Kesinlikle!’ dedim. Film erkek egzotik dansçılar hakkında bir komedi, ama insanlar sanata da tanıklık edecekler. Bu filme gerçekten sanatı da enjekte ediyoruz. Gömleğinizi çıkarmanızdan çok daha fazlası var. Koreografi öğrenmek bedeninizi farklı şekillerde yeniden programlıyor ve bu inanılmaz zor. 16 yıldır antrenman yapıyorum ve bu filmdeki her oyuncuya şapka çıkarıyorum.”

O ve Tatum büyük final için Faulk’la çalışsalar da, tWitch’in Roma’nın yerindeki solosu tamamen kendine aitti; Mike’ın içine korku salmak üzere tutku ve yaratıcılıkla tasarlandı.
Tatum’a göre, “Malik’i izlemek Mike’ın şunu fark etmesini sağlıyor: Bir zamanlar kendi hakkında ne düşünüyor olursa olsun, eğer bu bir yarışmaysa, kendini yeniden kanıtlaması gerekecek. Roma onu anons ettiğinde, Mike, hâlâ dans edip edemediğine dair güçlü görüşlere sahip kadınlarla dolu bir odada, kendini korkunç bir uçurumun eşiğinde hissediyor. Ya atlayıp ateşten geçmeli ya da geri adım atıp fonun içinde yitip gitmeli.”

Tabi ki, Mike ateşi seçiyor.
Rodriguez şu gözlemde bulunuyor: “Bir şeyi son yapışınız sonunda sizi başka bir yöne götürmeye başlar; ve bu serüvenin gittiği yer orası.”
Benzer şekilde, Tampa’nın eski Kralları’nın her biri için, Jacobs şunları söylüyor: “Roma’nın kulübü ve orada izledikleri performanslar onlara gerçekten ilham kaynağı oluyor ve neyin mümkün olduğunu, kendi gösterilerine ve kongreye neler götürmeleri gerektiğini görmelerini sağlıyor.”

Ne İstediğine Dikkat Et

Bir diğer programlanmamış ama ilham verici mola da kahramanlarımızı resmi görünümlü bir plantasyon evinin çok gayrı resmi sahibesine götürüyor: Hakiki bir güneyli güzel olan, Güney Kaliforniya doğumlu Andie MacDowell’ın canlandırdığı Nancy.
Aktrisin çıkış filmi de artık bir klasik olan Steven Soderbergh yapımı “Sex, lies and videotape”ti. Jacobs, “Bu karakter yazıldığında aklıma gelen ilk kişi oydu” diyor.
Yeni boşanmış, arsızca flört eden ve birazcık çakırkeyif Nancy yeni elde ettiği özgürlüğünü birkaç kız arkadaşıyla kutlamaktadır.
Bu kadın grubu şortlu ve kolsuz tişörtlü bu beş yakışıklı iri kıyım erkek çiçek desenli duvar kağıtlarına sahip salona gladyatörler gibi girip sahneye çıktıklarında mutluluğun zirvesine ulaşıyorlar.
MacDowell, “Tüm kariyerim boyunca yaşadığım en başka deneyimdi; çok sayıda iri, çılgın ve yetenekli enerji dolu erkek.”
Kendilerini bu hanımlara tanıtmak için sabırsızlanan kahramanlarımız şaşırtıcı ölçüde derinlere inerler ve kendilerinin hakkında diğerlerinin bile bilmediği şeyleri ifşa ederler.
Bunlar en sonunda sahne kimliklerine henüz tam olarak bilmedikleri şekillerde yansıyacaktır.
Mike burada Zoe ile tesadüfi bir karşılaşma daha yaşar ama gecenin gerçek kazananı BDR olabilir.
Gizemliyi oynayan Manganiello, “Benim karakterim romantik anlamda bazı zorluklar yaşamış ve bunlar onda bir kaygı sebebi olmuş. Big Dick Richie gibi bir adamla başa çıkmak için doğru kadın gerekir diyelim.”

MacDowell buna yanıt olarak şunu söylüyor: “Ve Nancy de, ‘Ben varım’ diyor. Onun amacı iyi vakit geçirmek. Belki de sonunda doğru adamı bulmuştur.”




Ortalığı Kasıp Kavurmak

Striptizciler kongresinde her şey doruk noktasına ulaşır.
Pek çok yolun buluşacağı bir yolculukta, Mike ve Zoe potansiyel bir “Allah’ın hakkı üçtür’ tarzı senaryoyla yeniden karşılaşırlar.
Mike, ayrıca, eski bir arkadaşı olan, şovun kendinden emin tören sorumlusu Paris’le de (Elizabeth Banks) tekrar bir araya gelir. Kongreye kimlerin gireceğini belirleyen Paris Mike’ın eski büyüsüne hâlâ sahip olup olmadığı konusunda şüphelidir.
Genç kadın, Mike’ı hâlâ şaşırtabildiğini de kanıtlar çünkü Mike ilginç bir geçmişe sahip yegane katılımcıların kendileri olmadığını keşfeder.
Fakat kongrenin sunduğu asıl şey yetenekli dansçı grubunun her birinin çoklu platformlarda heyecan verici bireysel rutinlerini sergileme fırsatıdır.
Bu sayede, herkesin hevesle beklediği büyük gösteri gerçekleşir: Channing Tatum ve tWitch, ana sahneyi ikiye bölen dev ekranın iki yanında karşılıklı olarak gerçekleştirdikleri bir dans düetinde yakıcı enerjilerini birleştirirler.

Kostüm tasarımcısı Christopher Peterson şunları söylüyor: “Grafik bir görüntü istedik.
Dolayısıyla, ayna misali hareketleri gördüğümüzde ne yapmamız gerektiği açıktı: Siyah, beyaz ve gümüş renkleri kullandık. Nike bize Scotchlite’tan spor ayakkabı üretti.
Bu malzeme 3M’in yol tabelalarında kullandığı yansıtıcı bir kumaş. Dansçılarımızın pantolonlarını da aynı kumaştan şeritlerle süsledik. Böylece yanıp sönen ışıklar pantolonlarına vurduğunda ve dansçılar bacaklarını belirli bir şekilde hareket ettirdiklerinde, o hareketi gerçekten yakalayabiliyorsunuz; sırf bacağın hatlarını belirleyen şeritten dolayı değil, ışığın kameraya geri yansımasından dolayı da.”
Gösteri Tatum’un fikriydi. Bunun kısmen ardında yatan düşünce kendisi ile tWitch’in fiziksel anlamda iyi bir eşleşme olması ve gösterinin çarpıcı derecede farklı olacak olmasıydı. Mike ve Malik karakterleri için, bu uygun bir ortaklık ile rekabetin karışımıydı.

“Bir başka kişiyle, onun yansıması gibi dans etmek daha önce hiç yapmadığım bir şeydi; hele hele Channing Tatum’la dans etmek başlı başına çılgıncaydı” diyor tWitch ve ekliyor: “Partneriniz sağa hareket ediyorsa, siz sola hareket ediyorsunuz; ayrıca birbirinizin hızına ve diğer ayrıntılara uyum göstermelisiniz.”
Dansçı bu gösterinin bir başka yenilik daha içerdiğini ifade ediyor: “Daha önce bu kadar küçük bir kıyafetle hiç dans etmemiştim. Yani, sadece adımları ve zamanlamayı doğru yapma konusunda endişelenmekle kalmadım, kamera için açıların iyi olduğundan emin olmaya çalıştım ama sonuçta orada popomu göstereceğimi biliyordum. Yardımı olan tek şey dayanışmaydı. Sağıma soluma baktığımda biraderlerim de aynı şekilde duruyorlardı.”  

tWitch en azından bunun takdir edileceğini biliyor. Gösteriyi coşkulu figüranlarla dolu bir odanın önünde sahneleyen Jacobs, “Sanırım insanlardan sırf Channing ile tWitch’in provasını izletmek için bile giriş ücreti tahsil edebilirdim. İkisi de inanılmaz dansçılar; performans olağanüstü, tepkiler de feci coşkuluydu. Dans sonunda pantolonlar çıktığında ve sadece tangalarla kaldıklarında, hayatımdaki en gürültülü tezahüratı duydum.”

Tüm karakterler kongrede yeni edinilmiş bir özgüven ve ateşle dans ettiler çünkü kendi tarzlarında performanslar sergilediler.
Eski numaralar yoktu –bunlar birçok açıdan kaldırılıp atılmıştı– ve her bir adam sahneye kişiselleştirilmiş; ve sıcak sıcak servis edilmiş bir performans taşıdılar.

Kıyafetleri bile yeni bir bireyselliği yansıtıyor ama Peterson şunu belirtiyor: “Bu adamlar o kadar yakışıklılar ki onlara üzerlerinde ziller olan çöp torbaları da giydirsem, dahi gibi görünürdüm.”
Standart striptizci kıyafetleri, yerini grup üyelerinin danslarını yaratırken beraberinde yaratmak zorunda kaldıkları kıyafetlere bıraktı. Örneğin, artistik Tarzan, bir fantezi için şık bir pelerin yapmak üzere otelin masa örtülerinden birini kullanır; yeni Fro-Yo girişimcisi Tito aroma temalı dans rutinini bir dondurma satıcısı kıyafetiyle sunar; ve romantik BDR da bir damat smokiniyle giriş yapıp üzerindekileri yırtıp atarak Nine Inch Nails’in ritmik şarkısı “Closer” eşliğinde dizginlenmemiş gizli kişiliğini açığa çıkarır.

Kongre, aynı zamanda, Ken’in romantik D’Angelo şarkısı “Untitled (How Does it Feel)” ile şarkıcılık kariyerini benimseyişine tanık olur.
Bu, benzer şekilde, Matt Bomer’ın da sinemada ilk şarkı söyleyişidir. Aktör bu fikrin oluşumunu anlatırken, “Çılgın bir rüyanın gerçekleşmesiydi. İlk filmin çekimleri arasında, dışarı çıkıp figüranları eğlendiriyorduk. Bir gün Channing bana bir mikrofon uzattı ve ‘Ne yapıyorsun?’ diye sordu. Joe’yu 18 yaşımdan beri tanırım. O bana ‘Şarkı söyle’ dedi, ben de söyledim. Channing bunu unutmamış. İkinci filme başladığımızda şarkı söylemem gerektiğini düşündü. Unutulmaz bir deneyimdi. Herkesin kendi sihirli torbasından bir şeyler çıkarıp masaya koymasına izin verdiği için minnettarım” diyor.

Final gösterisini yaklaşık dört günde çeken Jacobs ise şunları söylüyor: “Bu adamların performansını izlemek muhteşemdi. Hepimiz onları destekliyorduk. O dans sekanslarını görüntülemek çok hoşuma gitti. Fazla kurgu yapmamız gerekmedi çünkü tüm kayıtlar çok iyiydi. Biz daha çok alanı kullanmaya ve ayak altında dolaşmamaya çalıştık.”


Tatum’un ilk striptiz kongresi esasen daha çok devasa bir striptiz kulübünde sabah akşam dans maratonu şeklinde olsa da, yönetmen Savannah’da büyük bir kongre merkezi seçerek olayı büyüttü.
Herkesin birbirini desteklediği fikriyle uyumlu olması için, daha çok arena-tiyatro tarzında bir yer hedefleyen yapım tasarımcısı Cummings merkezi bir sahnenin etrafında çoklu sahneler inşa etti.
Sunucu bu sayede bir spot ışığından diğerine geçebiliyordu.
Alanın oturma kapasitesi yaklaşık 900 figüranı almaya yeterliydi. Oyunculara ve çekim ekibi üyelerine göre, bu durum, “enerji düzeyini çok olumlu bir şekilde yükseltti.
“Kendimizi rock yıldızı gibi hissetmemizi sağladılar” diyor Rodriquez.

Manganiello’nun yorumu ise şöyle: “Heyecan yüklü, sağır edici bir ortamdı; tüylerim diken diken oldu. Daha önce böyle bir şeye hiç tanık olmamıştım. Tüm o kadınların gösterimize tezahürat yapması inanılmazdı. İzleyicilerin beğenmemesine imkan olmayan rutinler yarattıkları için koreograflarımızın hakkını teslim etmem gerek. Ayrıca, tüm filmi böylesine dinamik bir şekilde bir araya getirerek canlı bir şovdaymışsınız hissi yaratan Greg’e de büyük saygı duyuyorum.”

Oyuncuların samimi, destekleyici ve muzur dostlukları perdeyi kesinlikle aydınlattı.
Birlikte çalışarak, antrenman ve prova yaparak ve beraberce takılarak harcadıkları saatler “Magic Mike XXL”de resmedilen dostluk bağlarının gerçekçi yansımasına zemin oluşturdu.

Tatum için filmin özü “erkeklerin erkelere özgü şeyler yapması ve kadınların ne istediğini çözmeye çalışması.”
Aktör, “Bu kez insan olarak onları biraz daha yakından tanıyorsunuz ve kim olduklarını anlıyorsunuz. Evet, bu adamların hepsi biraz kaçık. Sadece hayatla barışık ve mutlu olmaya çalışıyorlar. Aralarında yaşananların çoğu çok komik ve saçma ama pek çok arkadaşlık zaten böyledir” diyor.

Tatum şöyle devam ediyor: “Son bir gece sahneye çıkıyorlar ve sonunda tangalarla kalacaklarını biliyorsunuz. Bu adamlar uçurumun eşiğinde olmayı ve uçurumun orada olduğunu bilmeyi seviyorlar. Öte yandan, birbirlerini de seviyorlar ve hiçbiri diğerinin tamamen düşmesine izin vermez. İşte bu yüzden bu adamları seviyorsunuz.”
Jacobs’ın son sözleri ise şöyle: “Umarım izleyiciler kendilerini bu adamlarla yoldaymışlar gibi hissederler. Ve bunun iyi arkadaşlarla yapılmış, eğlenceli, komik ve çılgınca bir yolculuk olduğunu. En çok da, umarım filmi izlerken bizim onu yaparken eğlendiğimiz kadar eğlenirler.”