21.3.14

Aktör Kean :: Olmak ya da Zirvede Kalabilmek


'Aktör Doğanlar' familyasından olup, egosu dağlara eş, tutkusu sınır tanımaz bir oyuncu olarak, İngiliz Tiyatro Tarihi'nin en yetenekli, en sansasyonel aktörlerinden biri kabul edilen Edmund Kean..

18. Yüzyıl'ın sonlarında, evlilik dışı bir ilişkiden dünyaya gelen, henüz küçükken ve çok kötü şartlarda yaşarken sahneye çıkarak, çekirdekten yetişme bir tiyatrocu olarak büyüyen Edmund, 19. Yüzyılın hemen başlarında, üstün yeteneğini kabul ettirmeyi ve de elit sanat çevrelerinin gözüne girmeyi başaracaktır..

Halkın o pek sevdiği- çok yamalı, çok renkli kıyafetli -bizim İbiş'e benzer- 'soytarı' tiplemesiyle, 'derme çatma' taşra tiyatrolarında on yıl boyunca -prestiji ve kazancı yerlerde sürünerek- şaklabanlıklar yapmaktan 'imanı gevremiş' bir oyuncuyken bile 'hayal'inin peşini hiç bırakmayan Kean, deli gibi arzuladığı zirveye ve şöhrete sonunda kavuşur..


Londra'nın en büyük tiyatrolarında, 'Shakespeare’in eşsiz yorumcusu' unvanını kazanana kadar süren ve ta baştan itibaren 'daha çok alkol ve daha çok kadın' anlayışıyla da devam eden bu 'baş döndürücü' yolculuğun kaderini az çok tahmin edilebilirsiniz sanırım..

Bundan sonrası, yükseldiği bu mertebeyi korumanın hırsıyla daha da hırçınlaşan ve egosu devasa boyuta ulaşan aktörün, çevresine ve de kendisine vereceği onulmaz hasarlarla hızlanan, dramatik bir düşüştür..

Yoksulluğun en dibinde, evli ve iki çocuklu bir adam olarak debelenirken ailesini de bu sefalete ortak eden Kean, bu süreçte tiyatro ve de sanat çevrelerini hep nefretle anar, onları kendisine haksızlık yapmakla suçlar; ki biz seyirciler de -doğrusu- ona hak veririz..

Ancak, aynı Kean'in, o kara günleri geride bırakıp da İngiliz Tiyatro'sunun bir numarası olduğunda, çevresindeki herkese, eskiden kendisine yapılan muamelenin aynısını, hatta daha da beterini yapması, birazcık varlık göstererek sivrilen bir genç sanatçının anında tepesine binmesi, ne kadar da manidardır..


İstanbul Şehir Tiyatroları oyuncusu ve Açık Radyo programcısı Eraslan Sağlam’ın hayata geçirdiği Atölye Tatavla bünyesinde kurulan Tiyatro Tatavla'nın ilk oyunu Aktör Kean'in prömiyeri, Mecidiyeköy'deki Tiyatro Karnaval'ın sahnesinde icra edilir de bendeniz orada olmaz mıyım?.

Naçizane varlığımla ilk kez şereflendirdiğim ve asıl adının, Gönül Ülkü-Gazanfer Özcan Sahnesi olduğunu öğrendiğim bu tiyatro salonu, küçüklüğü yüzünden -ister istemez- oluşturduğu samimi ortamıyla dikkatimi çekti..

Tüm sempatik samimiyetine karşın, tabanının eğimsiz oluşu itibarıyla hiç de iyi bir seyir imkânı sunmayan salonda, orta sıralarda bir yerdeki koltuğumdan sahneye baktığımda dikkatimi çeken şey -oyuncudan daha çok- önümde sıralanmış muhtelif ebattaki kafalardı desem abartmış olmam..
Üstelik bir de, bu yükseltisiz sahnedeki oyuncunun, sık sık yerlerde debelendiğini düşünürsek..

Neyse ki sahnede, adeta Edmund Kean denli devleşen bir Eraslan Sağlam vardı da, bu bir nevi seyir eziyetinden geriye daha çok, şahane biçimde kotarılmış bir oyunculuk ziyafetinin benzersiz tadı kaldı..

Bir büyük aktörün yaşam öyküsüne yedirilmiş, Shakespeare’in muhtelif oyunlarından alınan pasajlarla ilerleyen oyunda zaman zaman sahneyi terk ederek aramıza karışan, hatta salondan çıkarak az sonra yeniden sahnede beliren oyuncunun, biz seyirciler üzerinde 'büyüleyici' bir etki yarattığını söylemek dahi mümkün..

Rolünü tamamen özümsemiş bir sanatçı olarak Sağlam, Raymund FitzSimons’ın yazdığı, Sevgi Sanlı’nın Türkçeleştirdiği, Tolga Yeter’in yönettiği bu tek kişilik oyunu, adeta bedeninden dışarıya doğru taşan müthiş bir enerjiyle, baştan beri yaratılan gerilimi ve tempoyu hiç düşürmeden finale kadar taşımayı başarıyor..





Not: Aktör Kean24 Mart Pazartesi akşamı saat 20:00’de Beyoğlu Hayal Perdesi’nde!


Bilgi için: http://atolyetatavla.com/


Tel: 0 212 233 52 30 – 0 538 371 87 92